Annelikte 6. Yıl Biterken..

Yazar Salı, Mayıs 10, 2016 , ,



Annelik denen büyülü ormanda gezinmeye başlayalı 6 yıl oldu. Bazen yolumu kaybettim, bazen tuzaklara yakalandım, bazen ormanı labirent gibi algılayıp hiç çıkamayacağım buradan diye ağladım. Bazen önüme  hiç görmediğim sihirli çiçekler çıktı, gözlerimi kamaştırdı. Serin ağaç altlarında derin nefesler aldım, yumuşacık yemyeşil yosunlarla kaplı zeminlerde derin uykular uyudum.

6 yıl bitiyor bu perşembe günü. Emre 6 yaşını dolduruyor.  Önümüzde ''okul'' denen son derece sevimsiz bir konu uzanıyor. Patika (oğlumun kreşi) saadeti sona eriyor.

Bu sene bir tür durulma, sakinleşme hali içindeyim.  38 yaş yazısını yazdıktan sonra ciddi anlamda fark ettim ki huzurumun en önemli sebebi hayatımın artık sükunete kavuşmuş olması. Tayin ve taşınma telaşlarının beni bu kadar yorduğunu bilmiyordum. 3 yıl arayla doğan çocuklarım da cabası.

İçinde dinlendiğim sakin limandan geçmiş altı yıla bakınca açıkçası fazla bir şey hissetmiyorum. Bütün renklerin yer aldığı bir çemberi hızla çevirince beyaz görünür ya tam da onun gibi. O kadar çok renk, duygu, olay, iniş-çıkış var ki..Toplamda bir boşluk hissi yaratıyor bende bütün bu dopdolu dünya. Soyut taraf böyle karmaşık, somut taraftan aklımda kalanları yazmak istiyorum:

1. Çocuklarım adam akıllı yani makarna hariç etli, sebzeli, salatalı (sadece Eren yiyor) bir öğün yedilerse benden mutlusu yok. Emre'nin minyonluğu olmasa pek dert etmem ama sınıftaki en küçük çocuklardan olması beni üzüyor. Emre'nin yemekle işi yok. Ayakta atıştırarak gayet rahat öğün geçiştiriyor. İştahı çok az. Kuralı biliyorum, aç kalacak ki yesin ama pratikte olmuyor. Aşamadığım bir mesele emre ve yemek.

2. İkisini de yıkayıp temiz pijamalar giydirdiğimde çok iyi hissediyorum. Eren banyoyu hiç sevmiyor. Yıkamak dediğim başından zorla iki tas su dökmek.  Çitilemek değil ama onları havlulara sarıp , üst kata çıkardığımda, külottan çoraba tertemiz giydirdiğimde  acayip mutlu oluyorum.

3. Eren'i uyutabilmek harika. Uykuyu sevmesi harika. Direnmemesi olağanüstü. Daha ne diyim :)

6 mayıs cuma, anneler günü kutlaması. Bodrum Vosvos parkında.

4. Çocuklar arasındaki dengeyi korumak sanıyorum ebeveynlik sürecinde en zorlandığımız konu olacak. Emre daha mesafeli, serin, duygularını göstermeyen, sevgisini ifade etmeyen bir çocuk. Eren tam tersi. Benim adım Eren, senin adın ne diyor hemen herkese. Dün GS okulunda görevli Ayşe ablamız ''Sen nerelerdesin ben seni özledim'' dedi. Eren ''Ben de seni özledim'' diyiverdi. Benim adım Eren, bu benim annem'' diye ekledi. 1-2 saniye durakladıktan sonra ise ''Bu benim Elif'im'' demez mi? İşte küçük kardeş böyle şirinlik muskası, sevgi kelebeği gibi ortalıkta ışık saçarken büyüğün ezilmemesini, kendini kötü hissetmemesini sağlamak kolay mı?

5. Çocuklarla dışarda olmayı seviyorum. Hele ki hava güzelse evde olmaktansa sokakta olmayı çok daha az yorucu buluyorum. Dikkatlerini dağıtacak, birbirlerini sinir etmelerini engelleyecek pek çok şey olyor. Evde herşey bir çığlık sebebi. Sabahları gelen taze ekmeği kapıdan kim alacak, gri oto koltuğuna kim oturacak, o ayakkabıyı kim giyecek vb. sayısız konudan fırtına kopabiliyor.

Daha neler çıkar kim bilir biraz düşünsem ama gerek var mı? İçinde bir canlı büyütmek, bir bebek olarak dünyaya getirip eşsiz bir insana dönüştüğünü görmek başlı başına bir devrim oldu benim için. Tüm eksikliklerim , zayıflıklarım ve tutkularımla yüzleşme yolumun başlangıcı oldu çocuklarımın doğumu. Sadece bunun için bile iyi ki varlar :)




Benzer Yazılar

12 yorum

  1. sizi tanımayı çok isterdim, anne olarak, insan olarak çok samimi ve yalın bulduğum ender insanlardansınız... artık ne sanal ortamda ne de gerçek hayatta "gerçek" bulmak mümkün... çok aramak gerekiyor... annelik zor bir serüven, hele de iki erkek çocukla... belki de üç :) üstüne tam zamanlı mesai+ ev mesaisi... çelik gibi olmak gerekiyor bazen, hem sert hem de şekil almaya direnmeyen... biraz gülücük yetiyor :) sevgilerimle, anneliğin ve hayatın güzel yanlarının fazla olması dileği ile... nice yıllara...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ay ne güzel bir yorum .Çok teşekkür ederim. Özellikle samimi ve gerçek nitelendirmenizden çok gurur duydum. Sanırım blog yazmanın en iyi yanlarından biri de bu :)

      Sil
  2. Nice yaşlar nice keyifli zamanlar dilerim güzel ailenize. Annelik tecrüben benden fazla muhtemelen dış kapının mandalı şeklinde yorum olacak bu ama yine de yazmak istedim. Büyüğüne kardeşini kolla, kaçmasın veya ona şunu göster, öğret gibi sorumluluk verince kendilerini çok iyi hissediyorlar :)

    YanıtlaSil
  3. Sudan çıkmış balığa dönüyor insan anasınıfından ilkokula geçerken çok telaşlanmıştım ben nasıl olacak tenefüslerde başlarında öğretmen olmadan savunmasız tek başlarına diye düşünüyordum sanki bizim başımızda kim varsa. Öğretmen çok önemli inşallah iyi birisine denk gelirsiniz de kolay atlatırsınız ilk yılı.
    Banyodan çıkınca tertemiz giydirip saçlarını da kuruttuktan sonra ipek gibi olan saçlarını koklamak ak pak olmalarını izlemek anneliğin en büyük keyiflerinden sanırım Elif.
    Acaba cinsiyet farkı olan evlerde de böyle mi yoksa sadece bizim evler mi çığlık çığlığa bazen bunaltıcı olsa da iyi ki varlar değil mi?
    Genel bir çok şeyde aynı duyguları hisseden birilerinin olduğunu bilmek bana iyi geliyor biliyor musun?
    Bolca orta yolu bulduğunuz çığlıksız günler diliyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bana da iyi geliyor yalnız olmadığımı bilmek. Çığlıklar bir gün bitecek mi bilmiyorum, o gün sanırım çok uzak..

      Sil
  4. Benim de iki torunum var; biri erkek, biri de kız. Erkek beş yaşında kız iki yaşında. İkisinin huyu birbirine hiç benzemiyor. Birisi çok hareketli, birisi içine kapanık.

    YanıtlaSil
  5. Daha ziyade karşılaştığınız güçlükleri anlatmışsınız ama nedense bende hemencecik ikinci bebeyi yapma isteği uyandırdı :))) Annelik biraz da delilik mi acaba? ;)

    YanıtlaSil
  6. yıkayıp, temiz pijamalar giydirdiğin mutlu yarınlar bol olsun...

    YanıtlaSil
  7. Eren'in yeni yaşı hayırlı olsun aziz dostum. Renk çemberi hızla dönerken, tüm renklerin beyaz göründüğü o an, farkındalığımızı kaybettiğimiz mi yoksa en farkında olduğumuz an mı acaba? Yine de bu yeni döneminde mavinin mavi, sarının sarı olduğu gerçek zamanların olsun dileği ile.

    YanıtlaSil
  8. Eren'in yeni yaşı hayırlı olsun aziz dostum. Renk çemberi hızla dönerken, tüm renklerin beyaz göründüğü o an, farkındalığımızı kaybettiğimiz mi yoksa en farkında olduğumuz an mı acaba? Yine de bu yeni döneminde mavinin mavi, sarının sarı olduğu gerçek zamanların olsun dileği ile.

    YanıtlaSil