Hatay'dan döndüğümüz 12 nisan pazar günü gerçekleşti vaka. Sabahın altısında yollara düşmüştük, soğuktu. Eve geldik , pek iyi değildik her açıdan. Yorgunluk, uykusuzluk, önümüzde uzanan belirsiz / bakıcısız günler , yolda olan annem ve babam..Eren'le uyumaya çalıştım, uyuyamadım, annem de olsa eve insan geliyor; illa ki bir hazırlık lazım. ''Kalkıp bir kahve içeyim'' dedim, Eren ve babası dışarda idi. Babası, sağa sola koşturan daha doğrusu alıp başını giden oğlanı arabanın direksiyonuna oturttu. Kendisi de hemen yanında , ''çıkar, çıkar'' dediğini duydum, sonra da ''eyvah yuttu '' dedi ve Eren ağlamaya başladı. Vites kutusunun önündeki ufak bölmeye para koymuşuz, onlardan birini atmış ağzına. Boğazını acıtmış herhalde ki gözleri kızarmış yutarken.

Ben rahat ve kaygısız anne olmakla bilinirim ama böyle durumlarda aşırı geriliyorum. Aldığım tıp eğitimi bütün korkunç olasılıkları bilmeme ve en kötü senaryoya odaklanmama neden oluyor. Bir de nasıl anlatsam, uzun süredir sanki ip üstünde yürüyen cambazlar gibiyiz; hep tetikteyiz, dengemizi kaybetmemeye çalışıyoruz sürekli; iş ve ev, iş ve keyif anları, ev ve çocuklar, kendi aralarında çocuklar, bakıcı ve biz, bakıcı ve çocuklar , eşler arasındaki ilişki, çocuklarla olan ilişkilerimiz..Dengeyi tutturmaya çalıştığımız o kadar çok değişken var ki hem fiziksel olarak hem ruhsal olarak çok yorgunuz. Eşimin desteği olmasa kesinlikle en güçlü antidepresanların bağımlısı olurdum, çekinmeden de kullanırdım. Bu ruh halinin üzerine ciddi bir sağlık sorunu olması demek ipin de cambazın da dengenin de alt üst olması demek.

20 nisandaki röntgen

Çocuklarda yabancı cisim yutulması çok sık rastlanan bir olguymuş. 2010 yılında yayınlanan bir makalede 10 yıllık süreçte 1343 çocuk incelenmiş.Yabancı cisim yutan olguların % 94’ünde yabancı cismin mideye geçtiği, %6 olguda ise yemek borusunda  olduğu belirlenmiş. En sık yutulan yabancı cisim madeni para olarak belirlenmiş. Yemek borusunda bulunan yabancı cisimler özofagoskop yardımı ile sorunsuz çıkarılırken, yemek borusundan mideye geçen cisimlerin  %98’i kendiliğinden dışkı ile vücuttan atılmış.

(kaynak: http://31.192.210.94/~tchd/index.php/tchd/article/viewFile/162/156)

Eren'e pazartesi grafi çekildi ve para ince barsaklarda olarak yorumlandı. Aradan 5 gün geçmesine rağmen hala kakasında göremeyince tekrar grafi çektirdik ve epey yukarda gördük bu sefer. Çok moralimiz bozuldu tabi. Hala midede duruyor olabilirdi ve bu durumda küçük çaplı bir operasyon ile anestezi altında çıkarılması gerekecekti. 3 gün daha geçti, Bu sabah çekilen röntgende, çok şükür ki para epey aşağıya inmişti, Biz Eren'i olası bir operasyon düşüncesi ile aç tutmaya çalışmıştık. Midemiz düğüm düğümdü kaygıdan . Röntgeni görünce nasıl rahatladık anlatamam.

''Hayatta duyulabilecek en güzel cümle ‘seni seviyorum’ değil, ‘kistiniz iyi huylu çıktı’dır  demiş ya Woody Allen, hakikaten sağlıktan gerisi boş.